Listeler etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Listeler etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

17.05.2017

..: İştahınızı Açacak 20 ‘Lezzetli’ Film :..



Bazı filmler sizi güldürür, bazıları ağlatır, bazıları ise sizi iliklerinize kadar ürpertir. Ama bazı filmler vardır ki, izlemeye başladığınız andan itibaren, karşınıza gelen leziz yiyecekler yüzünden karnınızın acıkmasına engel olamazsınız.  Eşsiz sunumlarıyla, mis kokulu baharatlarıyla, ekrana elinizi uzatıp almak ve yemek isteyeceğiniz muhteşem yemeklerin olduğu 20 filmi sizler için derledim. Afiyet olsun!

13.05.2017

..: İzleyince Kendini Yollara Vurma İsteği Uyandıran 20 Film :..




Bazen her şeyi bırakıp uzaklaşmak, alıp başımızı gitmek isteriz. Yeni yerler keşfetmek, yeni insanlarla tanışmak, farklı kültürleri tatmak, kimi zaman da kendimizle baş başa kalmak için çıkarız bu yolculuklara. İşte öyle filmler vardır ki, izlerken içimizde bir şeyleri kıpırdatır, kafamızda bir rota çizmemize, çantamızı kaptığımız gibi soluğu havaalanında almamıza ramak bırakır.

Ben de sevdiğim ve yolculuğa çıkmanıza ilham verecek yerler ve hislerle dolu olan 20 filmi derledim. Şimdiden iyi seyirler.

16.06.2014

..: Kendinizi İyi Hissettirecek 20 Film :..



Eminim herkesin kendini kötü hissettiğinde kenarda köşede başvuracağı birkaç tane film vardır. Bunlar öyle filmlerdir ki, sona erdiklerinde, keyfinizi kaçıran şeyleri çoktan unutmuş, moraliniz yerine gelmiş bir hâlde kalkarsınız koltuğunuzdan. Ve zamanla, belirli aralıklarla tekrar tekrar izlediğiniz filmler arasında yer edinirler. Feel-good movie olarak da tanımlanan bu filmler, çoğu zaman olayların tatlıya bağlandığı, kafa yormayan, keyifli bir anlatıma sahiptir ve can sıkıntısına, keyifsizliğe ilaç gibi gelir. İşte Kendinizi İyi Hissettirecek (tamamen şahsi seçimlerimle oluşturulmuş) 20 Film Listesi.


14.06.2014

..: Sinemanın En Korkunç 20 Evi :..



Nereden geldiği belli olmayan sesler, kendi kendine hareket eden kapılar, eşyalar, karanlıklar arasına gizlenmiş siluetler… Bu evlerde korkmanız için gereken her şey gizlenmiş hâlde sizleri bekliyor. Kimileri lanetli, kimileri hayaletlerle, kimileri ise korkunç insanlarla dolu. İşte karşınızda “En Korkunç 20 Ev”.


7.05.2014

..: 80′ler: Logolarıyla Hafızalara Kazınan 20 Korku Filmi :..



Bazı filmleri tek bir sahnesiyle, bazı filmleri oyuncuların canlandırdığı unutulmaz karakterleriyle, bazı filmleri ise daha film başlamadan ekranda görünen logolarıyla hatırlarız. İşte karşınızda 80’li yıllara damgasını vuran ve logolarıyla da hatırlanan 20 korku filmi.

26.01.2014

..: Top 20: Katil Hayvan Filmleri :..



Bu filmlerde başrollerde insanlar değil hayvanlar var. Ancak bu hayvanlar öyle sevimli, canayakın ya da insan dostu olacak türde değil. Hepsi de birbirinden tehlikeli, saldırgan ve ölümcül. Üstelik tek bir amaçları var: İnsanları öldürmek. İşte karşınızda katil hayvanlar!

14.08.2012

..: En Güzel Dizi Jenerikleri :..



Film jenerikleri listesi yaptık da dizi jenerikleri listesi olmaz mı? İşte en sevdiğim dizi jeneriklerinin bir derlemesi. Sıralama yine rastgeledir. İyi seyirler.

13.08.2012

..: Tüm Zamanların En İyi Film Jenerikleri :..


Jenerikler, izleyeceğimiz filmlerin oluşmasını sağlayan kişilerin bizlere tanıtıldığı, yaklaşık 3-4 dakika süren bir nevi emeğe saygı kuşaklarıdır. Ama aslında çoğu zaman bize filmle ilgili çok önemli ipuçları da verir. Aşağıda hazırladığım listenin sıralaması tamamen rastgele olup, bana göre gelmiş geçmiş en güzel jeneriklerin kısıtlı bir derlemesidir. Herkese iyi seyirler.

18.07.2011

..: Tek Mekânda Geçen 20 Film :..

Lifeboat (1944)


Kuzey Atlantik sularındaki bir cankurtaran botu, bir Nazi torpido saldırısı sonucu batan gemiden kurtulan sekiz kişiyi taşıyor. Amaçsız bir şekilde dolaştıkları bir-iki günden sonra, denizde Walter Slezak adlı bir yolcu daha buluryorlar. İlk başta herkes Slezak'ın İngilizce konuşamadığını zannediyor ama şartlar konuşmasını gerektirdiğinde, birçok dili rahatça konuşabilen, çok zeki biri olduğu ortaya çıkıyor. Zaten bu adam aslında, onları vuran Alman denizaltısının kaptanından başkası değil. Denizcilik bilgisine sahip tek kişi olarak, sandalı bir Alman gemisine doğru yönlendiriyor. Ta ki, diğerleri olan bitenin farkına varıncaya kadar.

Rope (1948)


Aynı evi paylaşan iki üniversite öğrencisi, Phillip (Farley Granger) ve Brandon (John Dall) bir arkadaşlarını sadece heyecan olsun diye iple boğarak öldürürler.

Cesedini de kaldıkları daireye saklarlar; bununla da kalmayıp felsefe hocalarının, kurbanın anne babasının ve nişanlısının (Joan Chandler) da aralarında olduğu bir grup insanı eve yemeğe davet ederler. Hiçbir şeyden habersiz bu insanlar yemeğin tadını çıkarmaya çalışırken, konuklar arasında bir isim ortamda bir şeylerin yolunda gitmediğini fark etmeye başlar...

Rear Window (1954)


Fotoğrafçı L.B. Jeffries, bir araba yarışını görüntülerken kaza geçirerek bacağını kırar. New York’taki apartman dairesinde zorunlu tatili sırasında arka penceresinden komşularını seyrederek zaman geçirmektedir.

Jeff, yine bir seyri sırasında komşusunun, karısını öldürdüğünden şüphelenir. Olayı araştırmaları için fotomodel sevgilisi Lisa ve hemşiresi Stella’dan yardım ister.

Dial M For Murder (1954)


Alfred Hitchcock, Frederick Knott'un beğenilen oyunu Dial M for Murder'ı Grace Kelly, Ray Milland ve Robert Cummings'in dahil olduğu bir aşk üçgenini şüphenin mükemmel bir karışımı ile anlatıyor...

Kelly, buradaki rolü ve beğenilen diğer iki 1954 performansları ile New York Film Eleştirmenleri ve National Board of Reviewk'in En İyi Kadın oyuncu ödüllerini kazandı. O, Cummings'i sever, kocası Milland onu öldürme planları kurar. Fakat planını anlatmak için yanlış bir numarayı arar, ve doğru numarada yanlış cevap alır ve parlak makaslar ölümcül bir silaha dönüşür.

12 Angry Men (1957)


Latin kökenli bir Amerikalı genç babasını bıçaklayarak öldürdüğü gerekçesiyle birinci dereceden cinayetle suçlanır ve mahkeme önüne çıkarılır. Sanığın kaybettiğini söylediği bir bıçak cinayetin işlendiği odada bulunmuştur, mahkemeye sunduğu savunma oldukça zayıftır ve kurbanın çığlıklarını ve katilin kaçışını duyduklarını söyleyen pek çok tanık vardır, dolayısıyla dava kısa sürecek gibi görünmektedir. Sanık suçlu bulunduğu taktirde idama mahkum edilecektir.

Jüri üyeleri kararı açıklamak için odalarından döndüklerinde şaşırtıcı olmayan sonuçlar ortaya çıkar: oniki jüri üyesinden onbiri genç adam hakkında 'suçlu' hükmünde bulunmuşlardır. Sekiz numaralı jüri üyesi Davis 'suçsuz' hükmü yönünde oy veren tek üyedir.

Davis’in jüri üyelerini kararlarını tekrar düşünmeye ve eldeki kanıtları tekrar değerlendirmeye ikna etmeye çalışması esnasında her jüri üyesinin 'suçlu' kararı vermesinin arkasında aralarında yabancı düşmanlığı, kanuna aşırı güven, çoğunluğa uyma, geçmişle hesaplaşma gibi farklı kişisel sebepler olduğu ortaya çıkar.

The Exterminating Angel (1962)


Şehrin ileri gelenleri, bir akşam yemeği için Señor Edmundo Nobile ve eşi Lucia’nın evinde toplanırlar. Fakat sabahleyin anlayamadıkları bir sebepten dolayı kapılar açık olmasına rağmen odayı terk edemezler. Yanlarında sadece geceden kalan yiyecek ve içecek vardır.

Geçen birkaç gün içindeyse, toplumda yer edinmiş bu elit topluluk birbirlerine düşer, hilelerini ortaya döker ve vahşice saldırır.

Gerçeküstü sinemanın ustalarından Luis Buñuel’in burjuvazi ve erdemliliği sorguladığı bu filmi, New York Times tarafından en iyi 1000 film arasında gösteriliyor.

Wait Until Dark (1967)

Audrey Hepburn'un kör bir kadını canlandırdığı film, eve gelen saldırganlara karşı kör bir kadının verdiği amansız mücadeleyi anlatıyor...

Sleuth (1972)

Aynı kadına aşık iki erkek çıkmazının mükemmel işlendiği filmlerden biri olan Sleuth, polisiye yazarı olan Andrew’un karısının sevgilisi olan Milo’yu evine davet etmesiyle başlar.

Tıpkı polisiye romanlarında kurguladığı gibi hazırladığı hınzır planlarla Milo’yu alt ederek karısını ondan uzaklaştırmayı planlayan Andrew, bütün kozları elinde tuttuğunu sansa da, genç rakibinin hiç beklenmedik hamleleriyle oldukça şaşıracak ve ikisi arasındaki çekişme, ölümcül bir satranç oyununa dönüşecektir.

Das Boot (1981)


Yıl 1942. İkinci Dünya Savaşı’nın en ağır yılı. Alman denizaltı filosu, Atlantik Savaşı adında bir operasyonla İngiliz Donanmasını yoketmek üzere yola çıkar. Fakat plan beklediği gibi işlemez, İngiliz Destroyer’leri Alman denizaltılarına ağır kayıplar verdirir.

Das Boot, bu filodaki bir Alman denizaltısını ve ekibini konu alıyor. Aldıkları eğitimleri, gönderildikleri imkansız görevleri ve sorguladıkları ideolojilerini...

The Breakfast Club (1985)


Amerikan lise hayatından beş ayrı klişe karakter kendilerini, cezalı oldukları cumartesi gününü okul kütüphanesinde geçirmek üzere bir arada bulurlar: bir sarışın, bir anarşist, bir inek, bir sporcu ve bir entel! Disiplin delisi lise müdürünün manasız testesteron gösterileri karşısında hem kendi kendilerini, hem de ne çok ortak yönleri olduğunu keşfedecekleri bir güne dönüşecektir bu!

Apollo 13 (1995)


Jim Lovell, Jack Swigert ve Fred Haise’den oluşan Apollo 13 ekibi, NASA’nın yürüttüğü beşinci uzay görevinin sırasında 'yarı yolda' oksijen tanklarından birinin patlaması yüzünden güç ve oksijen sıkıntısı çekmeye başlarlar ve aracın Dünya’ya dönmesi risk altına girer. Geri kalan oksijeni idareli kullanırken donma ve havasızlıktan ölme tehlikelerini göze alan ekip ne pahasına olursa olsun yörüngeden kurtularak Dünya’ya dönmeyi deneyeceklerdir. Fakat Houston’daki komuta merkezindeki görevliler hasar görmüş olan aracın atmosferden geçerken yanarak parçalanabileceğini tahmin etmektedir...

Cube (1997)


Farklı meslek gruplarından olan ve farklı beceri ve zaaflara sahip bir grup insan, kendilerini küplerden oluşan garip bir mekanda hapsedilmiş bulur. Sebebini anlayamadıkları bu durumdan kurtulmak için, ruhlarını saran şüphe, edişe ve korkuyu bir kenara iterek işbirliği yapmaları gerekecektir.

Pi (1998)


Bir matematik dehası olan Max sorunlu bir kişiliğe sahiptir ve insan hayatının belki de en önemli buluşuna ulaşmak üzeredir. Son on yıl boyunca sayısal olarak tabiatın bir kodlanma sistemine sahip olduğunu keşfetmiş fakat bunu çözmeyi başaramamıştır.
Her şey ama her şey onu bir tek sonuca götürmektedir. Ulaştığı sonuç onu daha büyük kaoslara bunun da ötesinde problemin merkezi olarak kendine yöneltmektedir.

Bulduğu sır için belki de insanlar birbirlerini bile öldüreceklerdir. Bunu herkesten saklamalıdır. Max zincirin ilk halkası olan kodu kırmayı deneyerek bu riski yok etmeye karar verir.

Tape (2001)


Liseden beri görüşmeyen Vince ve Johnny, yıllar sonra bir otel odasında biraraya gelip eski güzel günleri anarlar. Sohbet, eski bir tecavüz konusunun açılmasıyla renk değiştirmeye başlar. Aralarındaki konuşma içinden çıkılmaz bir hal almaya başladığında, üçüncü kişi de vakit kaybetmeden şenliğe katılacaktır.

Phone Booth (2002)


Stu Shepard, yolda yürürken bile asistanının yardımıyla iş bağlantıları yapan, bir saniye bile boş vakti olmayan parlak bir reklamcıdır. Sadece özel görüşmelerini belirlediği bir telefon kulübesinden yapmaktadır. Bir gün her zamanki gibi özel görüşmesini yaptıktan sonra kulübeden çıkarken telefon çalmaya başlar.

Shepard, telefon kulübesine girip telefonu kaldırdıktan sonra bulunduğu yerde kalakalır. New York camın önünde akmaya devam etse de, o telefonu kapatamadığı için kulübeden dışarı çıkamaz.

Kulübeyi hedef alan bir seri katil, adamı kontrol etmeye başlar. Silahın kırmızı ışığını alnında hisseden Shepard, bütün emirleri yerine getirecektir. Polis de etrafı sarmaya başlamıştır. Ve bir tanesi bu olayı bitirmeye kararlıdır...

Panic Room (2003)


Kocasından yeni boşanmış olan Meg Altman (Jodie Foster), kızıyla birlikte yaşamak üzere, nafaka parasıyla eski bir ev satın alır. Meg, evi dolaşırken eski sahipleri tarafından garip bir oda yaptırılmış olduğunu farkeder. Oda, istenmeyen kişilerin giremeyeceği kadar sağlamdır, monitörlerle evin her tarafı görülebilmekte, dışarıya direkt telefon hattı bile bulunmaktadır. Ev halkı, acil bir durum olduğunda bu odada uzun zaman geçirebilmektedir.

Bir gece, Burnham (Forest Whitaker), Junior (Jared Leto) ve Raoul (Dwight Yoakam) adlı üç soyguncu eve girerler. Meg ve kızı Sarah, tahmin ettiklerinden çok daha önce bu panik odasını kullanmak zorunda kalırlar. Fakat bu adamlar sıradan soyguncular değillerdir, sahip oldukları bilgi, durumu sanıldığından çok daha korkunç hale getirecektir.

Dogville (2003)


30’ların Amerika’sında Rock dağlarında bir kasabadayız. Peşindeki gangsterlerden kaçan güzeller güzeli Grace, bir kasabaya sığınmak zorunda kalır. Kadına acıyan kasaba halkı, başlangıçta iyi niyetlerle kadına sahip çıkar ve arasına alır.

Fakat kadının konumunun kendileri açısından da bir tehlike arz etmesiyle, aralarındaki ilişki farklı boyutlar kazanmaya başlayacaktır. Grace, kasabalının öteki yüzünü görmeye başlar ve çaresizliği bir kurban konumu almasına neden olur.

The Man from Earth (2007)


John Oldman, bir üniversitede yaptığı tarih profesörlüğü görevinden ayrılıp başka bir yere taşınma kararı alır. Veda etmek için evine gelen profesör arkadaşları John’un taşınmasının altındaki nedeni merak eder.

Arkadaşlarının meraklı soruları üzerine gizemini korumaktan vazgeçen John, neden taşındığını açıklar: yaklaşık 14.000 yıldan beri yaşayan ve hiç yaşlanmayan bir ölümsüzdür. Ortaya attığı bu iddia arkadaşları tarafından sorgulanacak ve hepsi John’un delirmiş ya da kendilerini sınıyor ya da en kötüsü doğruyu söylüyor olma ihtimalleri arasında gidip geleceklerdir.

Düşük bütçeli ve tek bir mekanda çekilmiş olan Dünyalı, seyircisini de tüm film boyunca düşünmeye ve sorgulamaya iten, herhangi bir özel efekte ihtiyaç duymamış farklı bir bilim-kurgu.

Moon (2009)


Astronot Sam Bell, Lunar Industries ile yaptığı üç yıllık bir anlaşma sonucu Dünya'nın önemli enerji kaynaklarından olan Helium-3'ü keşfetmek üzere Ay'ın uzak bir köşesine gönderilir.

Yalnızlığa mahkum olduğu bu işte, uydu bağlantısının da kopmasıyla tüm iletişimi kaybeden Sam'i zor zamanlar beklemektedir. Neyse ki Ay'da geçirmek zorunda olduğu sürenin sonlarına yaklaşmıştır ve evine dönüp karısına ve kızına kavuşmasına az bir zaman kalmıştır. Sonunda ?Sarang? üssünden ayrılacak ve bir robot olan Gerty'den başka kişilerle konuşabilecektir.

Sağlığı birden kötüye gitmeyen başlayan Sam halüsinasyonlar görmeye başlar ve hafızasını da yitirmeye, oraya nasıl geldiğini dahi unutmaya başlar. Sam o andan itibaren etrafında neler olup bittiğini anlamak için savaşmaya başlayacaktır.

Buried (2010)


Paul Conroy Irak’ta görev yapan bir Amerikan askeridir. Bir grup Iraklı direnişçinin saldırısına uğrayan Paul, gözünü açtığında ölümle burun buruna olduğunu görür. Paul uyandığında kendisini bir tabutun içinde gömülü halde bulmuştur. Oraya nasıl ve kim tarafından getirildiğini bilmemektedir. Ölmemek için zamana karşı yarışmak ve klostrofobinin doruklarındaki bu kabusu atlatmak zorundadır.

Kaynak:

BeyazPerde

15.07.2011

..: En İyi 30 Hayatta Kalma Filmi :..

Doğada Geçen Hayatta Kalma Filmleri

Into The Wild (2007)


Christopher McCandless üniversiteden mezun olduktan hemen sonra iş, aile ve sorumluluk gibi ağırlıkları geride bırakıyor. Bütün parasını yakıyor ve Alaska'da doğa ile birebir yaşamak için yola koyuluyor.

127 Hours (2010)


Yaşanmış gerçek iç burkan bir olaya dayanan 127 Saat, Oscarlı yönetmen Danny Boyle'un 'Slumdog Millionaire'den sonraki çalışması. Genç dağcı Aron Ralston, kimseye haber vermeden çıktığı yolculuğunda Utah yakınlarında Moab bölgesinde büyük bir kaya parçasının arasına sıkışır. 5 gün boyunca hayatta kalmak için elinden geleni yapan Aron'ı oradan kurtaracak kimse yoktur. Tek çaresi yine kendisidir...

Alive (1993)


Uçak kazası sonucu And Dağlarına düşen Uruguay takımının başından geçen gerçek hikayeleri anlatır. Hikaye zamanında manşetlere, kazazedelerin hayatta kalabilmek için birbirlerini yemeleriyle geçmişti.

The Snow Walker (2003)


Bir çiftin uçak kazası sonucu Alaska'nın vahşi ortamına düşerek, medeniyetten kilometrelerce uzakta verdikleri yaşam mücadelesini anlatıyor.

Jeremiah Johnson (1972)


Jeremiah Johnson batının yalnız adamı. Dağların ve sert yaşam koşullarının güçlü mücadele adamı. Dağlarda yaşamayı kendi seçen ve bu konuda bir dağ adamından eğitim alan Johnson, arzuladığı münzevi yaşamı kurmayı başaramıyor ve uygarlığın sert ilişkilerinden kurtulamıyor.


Denizde Geçen Hayatta Kalma Filmleri

Cast Away (2000)

Bir adam düşünün... Ömrü boyunca modern kent çevresinde yaşamış; 747’lerle dünyayı dolaşmış ve sürekli bilgisayar ortamında çalışarak yaşamını sürdürmüş. Ve bir gün bindiği uçak denize düşünce Fiji’de ıssız bir adada dört yıl tek başına yaşamak zorunda kalmış.

Adada tek başına yaşayan bu adamın bilinç düzeyi tümüyle değişir mi yoksa modern dünyaya dönünce yine aynı kişi mi olur? Hayatının dönüm noktası olan bu olay yaşanmadan evvel sadece işine gömülü bir hayat sürdüren, kız arkadaşı dahil çevresinde sevdiği herkesi ihmal eden bu adam için eski hayatını sürdürmek mümkün olacakmıdır? Yoksa önünde yepyeni bir hayat mı durmaktadır?

Shackleton (2002)


1914 yılında Antarktika'dan dönen Sör Ernest Shackleton'un gerçek hayat maceralarını anlatan bu film, gelmiş geçmiş en muhteşem hayatta kalma mücadelesi filmlerindendir.

Lord Of The Flies (1963)


Hiçbir yetişkinin hayatta kalmadığı bir uçak kazası sonrasında ıssız bir adaya düşen bir grup küçük çocuk, kendi küçük topluluklarıyla hayatta kalma savaşı verirler. Fakat çocuklar ister istemez iki gruba ayrılmışlardır: Ralph'ın başında olduğu bir grup sığınak yapmak ve yiyecek toplamak isterken, Jack'in grubu eğlenmek ve avlanmak isterler.

Bu grup ayrılığı Ralph ve Jack arasında acı bir rekabeti başlatır. Aralarında gelişen bu düşmanlık da sonunda onları kanlı ve korkutucu bir noktaya getirir.

Zombi - Kıyamet Günü Temalı Hayatta Kalma Filmleri

I Am Legend (2007)


Robert Neville çok başarılı bir bilim adamıdır, ama o bile tedavi edilemeyen, insan yapımı o korkunç virüsü kontrol altına alamamıştır. Her nasılsa virüse bağışıklık gösteren Neville, New York şehrinden, hatta belki dünyadan arta kalan yerde, hayatta kalmış tek insandır. Neville üç yıl boyunca inancını yitirmeden her gün telsiz mesajı göndererek, umutsuz bir şekilde, hayatta kalmış başka insanlar bulmaya çalışır. Ama yalnız değildir.

Belki de insanoğlunun son ve en iyi umudu olan Neville'i ayakta tutan tek şey kendine düşen görevi yerine getirme arzusudur: Kendi kanını kullanarak virüsün etkilerini tersine çevirecek bir tedavi bulmak. Ama karşısındakilere karşı sayıca az olduğunu bilmektedir? ve zamanı da hızla tükenmektedir.

The Last Man On Earth (1964)


Dünya çapında bir salgın hastalık tüm insanların ölümüne yol açarken hayatta kalan tek kişi yıllar önce Orta Amerika 'da iken bilinmedik bir şekilde bu enfeksiyona direnç kazanmış olan Dr. Robert Morgan (Vincent Price)'dır.Ancak görünüşte bu böyledir.Gece bastırınca salgından ölen kurbanlar mezarlarından kalkarak kan içici birer vampire dönüşmüş olarak ortaya çıkarlar.

Dawn Of The Dead (1978)


George A. Romero’nun Zombi üçlemesinin ikinci filmi olan Ölülerin Şafağı, serinin ilk filmi olan Yaşayan Ölülerin Gecesi’nin bıraktığı yerden devam ediyor. Philadelphia özel polis gücünden iki memur, Peter ve Roger, et yiyen zombiler tarafından ele geçirilen bir apartmanı temizledikten sonra yakındaki bir televizyon istasyonuna sığınırlar. Burada tanıştıkları iki televizyoncuyu da yanlarına alarak helikopterle binadan kaçarak bir alışveriş merkezine ulaşırlar.

Erzak almak üzere kısa bir süre için uğradıkları alışveriş merkezinde hesapladıklarından daha fazla kalmaları gerekecektir, çünkü anlaşılmayan bir nedenle tüm zombiler bu binaya girmeye çalışmaktadır.

28 Days Later (2002)


İngilterede bulunan bir araştırma laboratuvarından yayılan ve kan yoluyla bulaşıp etkisini saniyeler içinde gösteren bir virüs ülkeyi tehdit etmeye başlar. Bunun için mücadele eden insanlar virüsle birlikte hastalığın etkisi altına giren insanlarla da mücadele etmek zorunda kalırlar.

Carriers (2008)


Ölümcül virüsten kaçmayı kafasına koyan Danny, kardeşi Brian, kız arkadaşı Bobby ve Danny'in okuldan arkadaşı Kate, Amerika Birleşik Devletleri'nin güneybatısı boyunca, güvenli bir yere ulaşmak için hızla yol alırlar. Çocukluğundan aklında kalan anılarına güvenen Danny, Meksika Körfezi'ndeki ıssız bir kumsalın gitmeyi deneyebilecekleri en iyi yer olduğuna grubu ikna etmiştir.

Yeni dünyalarının kuralları oldukça basittir; yan yollardan gitmek, her ne pahasına olursa olsun diğer insanlarla temastan kaçınmak. Ama dikkatsiz davranışları yolculuklarının uzamasına neden olmaya başlar; en az onlar kadar kendilerini korumaya çalışan, virüs bulaşmamış insanlarla veya umutsuzluk içinde yardım isteyen, virüs bulaşmış kişilerle karşılaştıkça, boş yollar ve kasabaların arasında çocukluk masumiyetleri yavaşça zayıflar.

Yolda geçirdikleri dört gün boyunca, bu dört kişilik grup hiçbir insanın yüzleşmek zorunda kalmaması gereken ahlaki kararlar vermek durumunda kalır. Karşılarındaki en büyük düşmanın insanlığı tehdit eden virüsün değil, iç dünyalarında su yüzüne çıkan karanlığın olduğunu keşfederler.


Kıyamet Temalı Hayatta Kalma Filmleri

The Book Of Eli (2010)


The Book of Eli’’ Distopik bir gelecekte geçen aksiyon / Gerilim türünde bir yapım. Filmde güneş patlaması sonrası kavrulmuş dünyada sağ kalanların yaşam mücadelesinde Eli (D.Washington) adlı bir adamın yok olmanın eşiğine gelen insanlığı kurtaracak olan bir kitabı koruma mücadelesini anlatıyor.

The Road (2009)


Kıyamet sonrası atmosferinde Amerika yangın yeridir. Bir baba ve oğlunun istikameti Amerika kıyılarıdır. Amerika’yı bir uçtan bir uca geçerken ellerindeki basit tüfekle yaşadıkları macerada esas problem zor hava koşullarında nereye gittiklerini bilmemeleri ve yollarına çıkan haydutlardır. Film bilim kurgu türünde olmasına rağmen Western türünde de öğeler taşımaktadır.

Waterworld (1995)


Kutuplardaki buzların eridiği geleceğin dünyasındayız. Heryer sularla kaplı. Ayak basacak kuru bir kara parçası bulmak imkansız. Hayatta kalmayı başarmış olan insanlar suların üzerine inşa ettikleri bir araya tutturulmuş çelik yığını şehirciklerde, ilkel yaşamlar sürüyorlar.

Şehirler genellikle ihtiyar heyetleri tarafından yönetiliyor ve karaların suyla kaplandığına değil, su tarafından süpürüldüğüne inanıyorlar. Kendisine İnfazcı diyen bir adam kanunu temsil ediyor. İnsanların en büyük korkusu ise yağmacı çeteleri.

Bu yağmacılardan kaçan Denizci küçük yelkenlisiyle bu şehirlerden birine varmayı başarır. İhtiyar heyeti Denizci’nin şehrin kadınlarını hamile bırakmasını ister. Oysa Denizci’nin aklında sadece, varlığına bir gün her nasılsa ulaşacağına inandığı son kara parçası vardır. Yağmacıların saldırısı bu insanların kaderini birleştirecektir.

The Postman (1997)


2013 yılının teknolojiden yoksun, düzeni altüst olmuş dünyasına tanık oluyoruz. Ordunun toplum üzerindeki tehdidi, beklenmeyen bir kahramanın ortaya çıkmasına kadar sürecektir...

Mad Max 2: The Road Warrior (1981)


Nükleer savaş sonrası harap ve bitap düşmüş Avustralya. İlk filmden hatırladığımız çılgın Max, ailesini kaybettikten sonra kendisini yollara vurmuştur. İnsanların ulaşımlarını sağlayacak petrol için yaşadığı bir bölgede çetelerin baskısı altında olan bir grubun yanına sığınır ve güvenliklerini sağlamaya çalışır.

Children Of Men (2005)


Takvimlerin 2027 yılını gösterdiği dünya üzerinde, nedeni çok anlaşılamayan olaylar yaşanmaktadır. Son dünyaya gelen bebeğin üzerinden 19 yıl geçmiştir ve insanlık artık üreyememek gibi bir çıkmazla karşı karşıyadır. Ülkelerin politik düzenlerini de etkileyen bir şekilde değişimler yaşanmasına neden olan bu durum, kendini olayların akışına bırakarak çöküşe giden insanların yanında, bu durumuun nedenlerini bulmaya çalışan mücadeleci insanları da yaratır.

Büyük Britanya, benimsediği askeri emperyalist yönetimi ile sınırları içinde herhangi bir kargaşa çıkmasını önleyen, bu nedenle de huzurun hala hüküm sürdüğü bir coğrafyadır. Buna karşılık, sınırlarında, bu ülkeye giriş yapmak isteyen bir dolu mültecinin dramı yaşanmaktadır.

Theo, tüm bu olaylardan kendini soyutlamış bir şekilde, geçmiş yaşantısının eylemci yapısına ters, büyük bir hiçliğin içinde yaşamaktadır. Artık eski bir eylemciden bir bürokrata dönüşmüştür. Fakat bir gün kaçırılarak kendisini, eski silah arkadaşı ve sevgilisi Julian’ın önünde bulur. Julian, mülteci hakları için mücadele eden gizli bir örgütün başıdır ve Theo’dan, bu mültecilerden biri olan Kee’nin tehlikesizce yurt dışına çıkabilmesi için gerekli olan kağıtları sağlamasını ister. Yardım teklifini kabul edip Kee ile birlikte yola çıkan Theo’nun, onun aslında bütün dünya için ne kadar önemli bir kişi olduğunu anlaması hiç de uzun zaman almayacaktır.

Reign Of Fire (2002)


Günümüz Londra’sında, bir inşaat mühendisi, farkında olmadan bir ejderhayı asırlar süren uykusundan uyandırır. O zaman 12 yaşında olan Quinn, annesinin yaptığı bu hatanın dünyanın sonunu getireceğini tahmin bile edemez.

20 yıl sonra, Quinn (Christian Bale), itfaiye şefi olarak hayatta kalmayı başaran bir grup insanı bu korkunç canavarların gazabından korumaya çalışmaktadır. Bu sırada gözükara bir Amerikalı maceracı olan Van Zan (Matthew McConaughey), ejderhaları öldürmenin yolunu bildiğini söyleyerek yüreklerine umut serper.


İstila - Savaş Temalı Hayatta Kalma Filmleri

Defiance (2008)


Üç Yahudi kardeş, Nazi işgali altındaki Polonya’dan hayatta kalabilmek için kaçmaya karar verirler. Yeni evleri başlangıçta uçsuz bucaksız bir orman olur ve buradaki Ruslarla birlikte kendilerine yeni yaşam alanları yaratırlar.

Behind Enemy Lines (2001)


Teğmen Chris Burnett başarılı bir savaş pilotudur. Bir görev uçuşu sırasında uçağı düşürülen genç teğmen kendisini amansız bir mücadelenin ortasında bulur. Peşine düşen düşman gizli polisi ve askerlerden kurtulmaya çalışan Burnett’i bu durumdan çıkarmaya çalışan tek kişi komutanı Reigart olur.

Rescue Dawn (2006)


Amerikan Hava Yolları’nda pilot olan Dieter Dengler, Vietnam Savaşı’nda bir uçuş sırasında vurularak düşürülür ve bir kampta esir olarak tutulur. Başka savaş esirlerinin de bulunduğu bu kamptan kaçmak için planlar yapan Dieter, her türlü tehlikeyi göze almıştır.


Dünyanın Sonu Temalı Hayatta Kalma Filmleri

The War Of The Worlds (1953)


Güney Kaliforniya’da küçük bir kasabanın yakınlarına bir göktaşı düşer. Kasaba sakinlerinin göktaşı sandıkları cismin, Mars’tan gelen istilacılara ait bir uzay gemisi olduğunu anlamaları uzun sürmez. Marslıların, Dünya’yı ele geçirmek üzere başlattıkları doğrudan saldırının karşısında hiç bir güç duramaz. Atom bombası bile, mantarımsı uzay gemileriyle şehirleri yakıp yıkarak geçen istilacılara karşı etkisizdir.

Cloverfield (2008)


Filmde New York'a düzenlenen bir canavar saldırısına tanıklık eden insanların öyküsü anlatılıyor.

The Day After Tomorrow (2004)


Dünya, doğanın gazabına uğramaktadır. Şiddetli kasırgalar Los Angeles’ı haritadan silmiş, Yeni Delhi karlar altına gömülmüş, Tokyo devasa dolu yağışıyla yıkılırken New York ani iklim değişikliği ile dev dalgaların tehditi altında kalmıştır. Bir iklim bilim uzmanı olan Jack Hall, dünyayı, küresel ısınmanın tetiklediği bu felaketten kurtarmak için çözüm arayışındadır.

Armageddon (1998)


New York’a zarar veren ufak meteor parçalarından sonra NASA dünyaya hızla yaklaşmakta olan büyük bir meteor tespit eder. Teksas büyüklüğündeki bu meteoru zararsız hale getirmek için bir plan yapılır. Meteora ulaşılacak ve 800 ft derinliğinde bir kazı yapılarak merkezine nükleer patlayıcı yerleştirilecek. İşin başına konunun uzmanı Harry Stamper getirilir. Harry 10 gün gibi kısa bir zamanda astronotları eğitemeyeceğini söyler ve göreve kendi ekibini dahil eder. Plan başarılı olursa meteor ikiye ayrılacak ve dünyanın iki yanından, zarar vermeden geçip uzaklaşacaktır.

2012 (2009)


2012, dünyanın sonunu getiren global bir felaketin ardından, kurtulanların kahramanca mücadelelerini anlatan destansı bir macera.

Asırlar önce, Mayalılar bize takvimlerini bıraktılar. Üstelik bu takvimin bir son günü vardı ve bunun anlamı açıktı. O günden beri, astrologlar onu keşfettiler, numeroloji uzmanları kehanet için takvimden şifreler çıkardılar, jeologlar dünyanın o zaman vadesinin dolacağını söylediler ve hatta hükümet bilimcileri bile dünyayı 2012'de bekleyen devasa çaplı afeti yadsıyamıyorlar. 2012 geldiğinde bileceğiz ki uyarıldık.

The Core (2001)


Dünyanın farklı bölgelerinde doğaüstü olaylar meydana gelmektedir. Yetkililer olayların nedenini araştırırlarken bilim adamlarından yardım alırlar. Jeofizikçi Dr. Josh Keyes, araştırmaları esnasında dünyanın merkezinde bir sorun tespit eder. İç katmanlarda yeralan çekirdeğin, dünyanın dönüşüne paralel olarak gerçekleşmesi gereken dönüşünde bir sorun vardır. Bunun doğal felaketlere sebep olarak kıyamete yol açabileceğini tespit eder.

Deep Impact (1997)


Küçük Leo Beidermann’ın teleskopuyla çektiği bir fotoğraf tüm Dünyayı ayağa kaldırır. Fotoğrafta bir kuyruklu yıldızın hızla Dünyaya yaklaşmakta olduğu görülmektedir.

Harekete geçen bilim adamları hemen bir uzay aracının kuyruklu yıldıza gidip, yaklaşmakta olan tehlikeyi bertaraf etmesi gerektiğini söylerler. Aracı komuta edecek olan kişi emekliye ayrılmış eski astronotlardan Spurgeon Keeney olacaktır.

Dünyanın sonu yaklaşmakta ve tüm insanlık çaresizce beklemektedir. Zamana karşı verilen mücadele, insanların mutlak ölüme karşı verdiği tepkiler yanında önemini yitirmektedir.

Kaynaklar: